11 Ekim 2009 Pazar

Maksat Muhabbet Olsun

Belki ne diyor bu saçmalamış gene diyeceksiniz ama olsun maksat muhabbet olsun yazmak bahane...

Öncelikle birseyler yazabilmek zor zanaat gerçekten.. Aslında zor sanat demek daha doğru olur kanımca çünkü herkes karın doyurmak için kullanmıyor. Dolayısıyla zanaat demem de doğru olmaz. Sanat en şık sözcük gibi. Her ne kadar Arapça kökenli olsalar da ben onları Türkçe sözcükler olarak kabul ediyorum ki onca yıl hatta yüzyıllarca kullanmışız artık Türkçe olarak kanıksamış olmamız lazım.Türkçe sözcüklerin anlam kaymasına uğramasını ve yanlış yerlerde yanlış manalar ile kullanılmasını sevmiyorum, hoşlanmıyorum. Ne yapıyım yapım böyle... Artık mazur görürsünüz beni.
Neyse sanat mı zanaat mı diyerekten lafı fazlaca dolandırtıktan sonra başlangıç noktasına dönersek iki lafın belini kırmak, lafları ard arda dizebilmek, keyifli bir sohbet edebilmek ya da yazı yazabilmek gerçekten zor. Genelde de benim zorlandığım konuların başında geliyor bu mevzu. Sohbeti alıp bir yerlere taşıyabilmekten ziyade bir şekilde konuşmaya başlayabilmek zor ya da aslında çok güzel bir girizgaha sahip olduktan sonra ucu havada asılı kalaraktan devamını getirememek zor. Belki cümlelerin havada asılı kalmasından kaynaklı karşı tarafın lafın devamında neler geleciğini bekleme sürecinde senin yüzüne alık salık bakarken senin o esnada kafanda acaba ne desem de durumu toparlasam ya da lafın sonunu bağlayabilsem derken ve de sonunu bağlayamayınca benim de sık sık olduğum gibi işte böyle kasmakmaktan midene giren ağrılar eşliğinde cümleleri tamamlamak zor geliyor. Sonra da işte birden lafın birmesi sözün kalmaması ama o arada ki vaktin de bitmek bilmemesi.
Esasen durumun kaynağı belki de düşünmeden konuşmak. Cümleleri bir düşünce süzgecinden geçirmeden bir anda konuşma sevdasına kapılaraktan öylesine ard arda dizmeye çalışmanın sonucu olabilir. Ya da bu sevdaya dar kelime hazinesine rağmen tutulmak ve de kaynakların çabuk tüketilmesine binaen ortada öylece kalakalma durumu da olabilir.
Vel hasıl kelam insanoğlu bu bi konuşmaya başlayınca susumuyor. Susmadıkça ve de bu konuda ısrar gösterince de saçmalamaya başlıyor. O yüzden ben de fazla uzatmadan ve de saçmalamadan ve de daha da önemlisi oluşturduğumuz karizmayı tüketmeden dutumu yiyeyim bari de o vakur olduğuna inandığımız duruşumuza halel gelmeden noktayı koyalım.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder